E-ticaret sektöründe yer alınıyorsa ürün tedarikçileri ile birlikte çalışmak mecburidir. Bu süreçte marka sahipleri ile tedarikçiler arasındaki ilişki iyi yönetilmeli ve stratejiler marka sahipleri tarafından hazırlanmış olmalıdır. Doğru adımlar atılırsa, düzenli olarak ürünlerin tedariklerinin sağlanması daha mümkün ve kolay olur. Tedarikçiler ile marka sahipleri arasındaki ilişki de güçlenmiş olur. Marka sahipleri ile tedarikçiler arasındaki bu ilişki nasıl iyi tutulur? Uzun vadeli iş birliği kurmak ve e-ticaret sitesinin sürekliliğini sağlamak adına markalar neye dikkat etmelidir? Bu içeriğimizde bunların cevabını vereceğiz.
Birden Fazla Tedarikçiyle Çalışmak
Markalar; ürün tedarikçileri ile çalışırken, ellerindeki ürünleri temin edebilecekleri birden çok tedarikçi ile çalışmalılardır. Yalnız bir tedarikçi ile çalışmak ve ona bağımlı kalmak, uzun vade içinde markalara sorun yaratabilir. Ürünler tek bir kaynaktan temin edildiğinde, tek kaynak olan tedarikçi ile sorun yaşandığında ve tedarikçiye gelen taleplerin artmasıyla markaya ürün dağıtımının azalması sonucunda yeterli miktarda ürün çekilemeyebilir. Bundan dolayı markalar, ürünler için birden fazla tedarikçi ile anlaşmalı ve ürün temininin sürekliliğini korumalıdır.
Bu noktada tedarikçi firmaların sayısını limitlemek de markalar açısından önemlidir. Eğer çok fazla firma ile çalışılırsa yine sorun hâline gelecektir. Her bir firmadan ürün alınmak istendiğinde ürün adetleri düşeceğinden dolayı maliyetler artarken pek çok firmayı yönetmek ve onlarla iletişim sağlamak da zorlaşacaktır.
Verimli ve Düzenli İletişim Kurmak
Markaların ürün tedarikçileriyle verimli ve düzenli bir iletişim kurmaları son derece önemlidir ve özen gösterilmesi gereken bir noktadır. Düzenli periyotlarla iletişim hâlinde olmak, marka ile tedarikçi arasındaki ilişkilerin güçlenmesini sağlar ve işlerin devamlılığı için de oldukça önemlidir.
Verimli iletişim kurmanın yararı ise ürün tedariği sürecinin kolay işlemesini sağlamak ve yanlış anlaşılmalar ile hatalı işlemlerin önüne geçmektir.
Rollerin ve Sorumlulukların Belirlenmesi
Şirket içindeki ürün tedariği sağlanan kişiler ile iletişimde olacak personellerin rol ve sorumluluklarını işin en başında belirlemeleri markalara fayda sağlar. Bu iletişimi kimin sağlayacağı, stok takibini ve yönetimini kimin yapacağı, bu personelin hangi sorumlulukları üstleneceği ve ne şekilde inisiyatif alabileceği, tedarikçi firmalar ile iletişim kurulduğunda nelere dikkat etmesi gerektiği gibi hususlar belirlenerek bu süreç için geçerli olan bir prosedür oluşturmak e-ticaret markaları için yararlı olacaktır.
Tedarikçilere Karşı Dürüst Olmak
Ticari işlerde güven, uzun vadeli olan iş ilişkilerinin temelini yaratır. Markaların, çalıştıkları firmalara karşı dürüst olmaları ve etik bir iş ilişkisi kurmaları uzun vadeli iş birlikleri sağlar. Ticaret dünyasında insanlar kendilerine karşı yalan söylenilmesinden hoşlanmazlar ve yalan söyleyen insanlar ile çalışmayı tercih etmezler. Güven ilişkisi kuramadıkları insanlara da referans olmazlar ve çevrelerine tavsiye etmezler. Bu durum da marka imajı ve kişisel imajı ciddi ölçüde zedeleyen bir faktör hâline gelir. Bu sebeple ne olursa olsun ürün tedarikçileri ile olan ilişkilerde daima güvenilirlik ve dürüstlük üzerinde durulmalıdır.
Ürünün Teminat Süresini Analiz Etmek
Markalar, ürün tedarikçileriyle çalışırken ürünleri ne kadarlık sürelerde temin edebildiklerini analiz etmelilerdir. Böylece stoklarını yenilerken, bu işlemlerin sonuçlanması için gereken zamanı ön görebilirler. Bu ön görü sayesinde stoklara dair alt limitlerini belirleyebilirler. Stok alt limitleri ürünlere göre farklılık gösterir. Bundan dolayı her bir ürün çeşidi için farklı limitler belirlemek gerekir. Bu ürünlerin temin süreleri de önceden hesap edilmelidir.
Ürün Kalitesini, Adedini ve Sağlamlığını Kontrol Etmek
Ürün tedariği sürecinde markaların dikkat etmesi gereken noktalardan biri de temin ettikleri ürünlerin kaliteleri, gönderilen ürünlerin adedi ve ürünlerin sağlamlıklarının kontrol edilmesidir. Herhangi bir sebepten ötürü eksik ürün gönderiminin yapılması olası olabileceği gibi ürünlerde hasar da olabilir. Bu tarz durumlarla karşılaşmamak veya süreci daha dikkatli yöneterek gerçekleşmesi muhtemel sorunlarla karşılaşıldığında neler yapılacağı adına süreci planlamak gerekir. Eksik veya hasarlı ürün gönderiminde ürünü gönderen tedarikçi firma ile iletişime geçmek ve bu sorunu çözmek için adım atmak son derece önemlidir.
Doğabilecek Riskleri Göz Önünde Bulundurmak
E-ticaret dünyasında ürünlerin tedarik süreçlerinde doğabilecek riskler her zaman vardır. Özellikle 2020 yılında yaşanılan pandemi süreci bu hususa dair çok iyi bir örnektir. Yaşanılan bu çeşit olumsuz koşullar, ekonomik dalgalanmalar, meydana gelen doğal afetler ya da benzeri nedenlerden dolayı ürün tedariğini riske atabilecek durumlar meydana gelebilir. Bu çeşit durumlara karşı markalar daima hazırlıklı olmalıdır.
Markaların ürün tedarikçileriyle çalışırken birden çok firmayı veya kişiyi tercih etmeleri, bu tür kriz süreçlerinde etkili olsa da yine de tam anlamıyla güven sağlamaz. Risk doğurabilecek durumlara karşı yedek planlar oluşturmak, stok yönetimi ile ilgili önlemler almak ürün tedariği noktasında firmalar için oldukça önemli detaylardır.